Frankfurt, 17 Ekim 2005
Almanya Notlarından
Almanya Frakfruttayım, Almanya’da şunu görüyorum. Hemen hemen her şehirde bir kent merkezi var. Genelde kent o merkezinden gerilere yani mahallelere doğru açılmış. Bu plana uymayan kentler de var tabii ki. Coğrafi nedenlerden dalayı Nehir, Dağ vb. durumlarda kent merkezleri de dağınıklık arz edebiliyor. Örneğin Main kıyısında kurulmuş Frankfurt…
Her Kentin hemen hemen merkezinde bir ana istasyon binası var.
Bizlerde kent merkezleri cumhuriyet caddesi, cumhuriyet meydanı, Atatürk anıtı diye anılır ya, buralarda da kent merkezleri genelde HAUPTBAHNHOF (Ana tren istasyonu) etrafında oluşturulmuş…
Hauptbahnhofdan kentin tüm mahallelerine ya raylı sistem, ya da otobüs bağlantısı mevcut. Tüm mahallelere kadar ulaşan otobüs duraklarında ve raylı sistem duraklarında bilmece çözer gibi acaba kaç numaralı otobüs nereye gidiyor diye otobüslerin önündeki levhaları okuma zorluğu çekmiyor insanlar. Her durakta oradan geçen araçları hakkında bilgiler asılıdır. Hangi aracın veya kaç numaralı aracın nereye gittiğini teferruatlı yazan levhalar vardır. Hatta her durakta aracın geldiği yönün ve gittiği yönün kalkış ve varış saatleri ile birlikte bir de krokisi bulunur. Bunlar imrenilecek şeyler ve zor şeyler değil. Keşke bizim ülkemizdeki illerde de olsa.
Ben bunu 15 Sene önce İstanbul belediyesine yazmıştım, sonra Konya belediyesine, Sonra Alanya ve Antalya belediyelerine…
1. Caddelerin isimlerini görünür yere asılmalı.
2. Otobüs ve minibüs duraklarına mutlaka nereden gelip nereye gittiğini bir tabela olarak asılmalı.
Kimsenin umurunda bile olmadı… Halktan öyle bir talep yok ki… Bir iki kişinin talebi de sinek vızıltısı gibi geliyor…
* Türkiye’de cadde ve sokakları bulmak halen bir bilmece. Gerçi son yıllarda pek çok ilde artık görünür yerlere levhalar asılıyor olsa da bu yeterli değili. Asılan levha herhangi bir şekilde düşüyor, onu kontrol eden kimse yok. O levha yenilenmiyor artık. Halen sokak ve cadde adları sorunumuz var.
* Toplu taşıma araçlarının gideceği yerler halen sorun. Vatandaş hep ya birilerine sormak zorunda kalıyor, ya da geçen vasıtaları durdurarak soruyorlar. (Gerçi bu sayede insanlar biri birleri ile iletişim kuruyorlar ya. :-))
Kısaca kent düzenlemesinde yerel yöneticiler Avrupa ülkelerindeki işleyen güzel sistemleri hemen ülkemizde uygulayabilmeliler…
———————
Saygılar, Selamlar
Muammer Çelik
Frankfurt, 17 Ekim 2005